Son Güncelleme: 23 Şubat 2015 13:45 Saadet Partisi Çorum Merkez İlçe Başkanı Orhan Sakınmaz, Milli Görüş Hareketinin kuruluşunda büyük emekleri bulunan Çorum eski Belediye Başkanı Arif Ersoy’un Ak Parti’den Çorum Milletvekili aday adayı olmasını, üzüntüyle karşıladıklarını belirterek, Ersoy’un adaylığını ‘tarihi yüzsüzlük’ olarak değerlendirdi.
Saadet Partisi Merkez İlçe Başkanı Orhan Sakınmaz, ‘tarihi yüzsüzlük’ olarak değerlendirdiği Süleyman Şah Operasyonu ve Arif Ersoy’un AK Parti’den milletvekili aday adayı olmasıyla ilgili olarak yazılı bir açıklamada bulundu. Önceki gün akşam saatlerinde başlayan ‘Şah­ Fırat Operasyonu’ ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez toprak kaybettiğini hatırlatan Orhan Sakınmaz, “Süleyman Şah’ın naaşı ve kutsal emanetler Türkiye’ye getirilirken, naaşın bulunduğu türbe imha edilmiştir. Bu geri çekilme sonrasında ilk toprak kaybı da yaşanmış oldu. 1974 yılında Necmettin Erbakan hoca önderliğinde yapılan Kıbrıs Barış Harekatıyla ilk defa topraklarını genişleten Türkiye Cumhuriyeti, 2015 yılında Ak Parti hükümetiyle birlikte ilk toprak kaybını Süleyman Şah türbesini geri çekmesiyle verdi. Türkiye Cumhuriyeti’nin üç beş çapulcudan korkup türbeyi Türkiye getirmesi vatandaşlar tarafından ecdadımızın şanlı tarihine kara bir leke olarak yorumlanmıştır. Kısaca diyeceğimiz şudur ki Süleyman Şah Türbesini boşalt, askerleri çek, naaşları kaldır. Buna da ‘başarılı operasyon’ de” şeklinde konuştu. Milli Görüş Hareketinin kurucuları arasında yer alan Çorum eski Belediye Başkan Arif Ersoy’un AK Parti’den milletvekili aday adayı olmasını da değerlendiren Orhan Sakınmaz, “kuruluşunda büyük emeği olan Milli Görüş Camiası olarak Sayın Arif Ersoy un AKP ye Milletvekili olmak için başvurmasını kendi adına üzüntü ile karşılamış bulunuyoruz. Eğer bu karar kendisine aitse AKP konusunda Arif Beyin duruşunu ve söylemlerini sağır Sultan bile duymuştur, üstüne bir kelime bile eklemek uygunsuz olacaktır” dedi. Ersoy’un kararının altında sadece kendi tercihinin olmadığını yaşanan olayların açıkça gösterdiğini ifade eden Orhan Sakınmaz, “siyasette tecrübeli bir konumda olan sayın Ersoy’un verdiği bu kararı AKP’nin üst kademesinin daveti üzerine kendisine verilen garanti çerçevesinde almış olduğunu düşünüyoruz. Milli Görüş Davası bu planların uygulanışını en son Numan Kurtulmuş ve ekibi üzerinde görmüştür. AKP’yi destekleyen dış mihraklar Milli Görüş’ün önünü kesebilmek için çakma bir Milli Görüş meydana getirmeye çalışmaktadır” dedi. Uygulanan politikalar ve gidilen yolun bu yalanı açıkça gün yüzüne çıkarınca AKP tabanının kayacağı tek adres Saadet Partisi’nde bir takım oyunlar hayata geçirildiğini savunan Saadet Partisi Merkez İlçe Başkanı Orhan Sakınmaz şöyle dedi: “Saadet Partisi ele geçirilemeyince başarısız Kurtulmuş ve ekibi AKP tarafından sahiplenilmiştir. Başarısız olan plana rağmen, bu sahiplenme ile AKP, tabanına olayı ‘zaten onlar bize geliyor’ diye lanse ederek, adil bir düzenin tekrar kurulamayacağı algısını tabanına başarıyla işlemiştir. Lakin zamanla devletin getirildiği nokta o kadar sıkıntı verici boyutlara ulaşmıştır ki özellikle AKP tabanında ve tüm halk çevresinde Milli Görüşün ‘önce Ahlak ve Maneviyat’ sloganı hasretle söylenilmeye başlamış, gençlerin, kadınların, emeklinin, işçinin, çiftçinin ise Adil Düzen talepleri yüksek sesle söylenildiği duyulmuştur. AKP elindeki cansız çakma Milli Görüşe hareket ve can vermeye hayal satmaya çıkmıştır. Nasıl 2023 boş bir hedefse AKP’nin tabanını tutmak için çıktığı sahte Milli Görüş oluşturma hedefi de bir o kadar boştur. AKP eğer hayırlı bir hizmet yapmak istiyorsa ve bu konuda samimi ise bizler Adil Düzeni onların adına Türkiye ye kuracak sağlam sadık vefakar cefakar ve İnançlı bir ekibi hemen şimdi kurmaya ve karşılıksız göreve vermeye hazırız. AKP, Milli Görüş içindeki neferleri ayartmakla Milli Görüşe çelmeler takmakla kendi dağılmasını bir zaman erteleyebilir ama iflası çok fazla gizleyemeyecek. kendisine kalkan yaptığı Milli Görüşten kopan kadrolarla Anavatan Partisinin hazin sonuna hızla kavuşacaktır. Sayın Ersoy başta olmak üzere Numan ve ekibinin AKP tarafından bir umut olarak sarılması AKP’nin elindeki en büyük imkanlara rağmen yeni bir nesil yeni bir kadro yetiştiremediğinin açık bir göstergesidir. Maalesef samimiyet olmayınca bereket hasıl olmuyor. Para ve iktidar saadet getirmiyor, yığınla kalabalık içinde yalnızlık çekmektedirler. Çıkmaz bir yolda uzatmaları oynamaktadırlar, son olarak şunun açıkça bilinmesini istiyoruz, Milli Görüş dünya eksenli maddiyatçı bir hareket değildir. Eğer öyle olsaydı dört kez partisi kapatıldığı, defalarca darbelere maruz bırakıldığı, bölündüğü ve yetiştirdiği öncülerini kaybettiği halde ayakta kalamaz, saydığımız maddelerden birisi bile sonumuz olurdu. Ama Milli Görüş maneviyatçı kutlu bir harekettir. Böyle olduğu için, saydıklarımız ters bir sonuç meydana getirmektedir. Maddiyatçı ile maneviyatçı üzerindeki sebepler ters sonuçlar doğurur. Bunu Batı merkezli düşünen kafalar çözemez bu yüzdende üzerimizde asla umduklarını bulamayacaklardır. Milli Görüş için azlık ve ya çokluk diye bir kavram yoktur. Eğer bu millet inançlarına bağlanır, batıl düşünce ve korkularından sıyrılabilirse 7 Haziran seçimlerinin en güçlü favorisi Saadet Partisi’dir. Halkımız nasıl inanıyorsa o şekilde yönetilecektir. Bunu kimse önleyemez. İslam Birliğine inanıyorsa bunu halkımıza mutlaka yaşatacağız. Avrupa Birliğine inanıyorlarsa bunu bizden ayrılan arkadaşlarımızın da içinde olduğu AKP Avrupa Birliğine giremeseler de çıkardıkları yasa ve kanunlarla Avrupa Birliğinin yaşantısını ve sonuçlarını milletimize mutlaka yaşatacaklardır, Milli Görüş tüm iç ve dış engelleri başarıyla aşmış taraflı tarafsız herkesin takdirini kazanmıştır. Milli Görüşün önündeki tek engel maalesef kendi içinden yetişmiş olan küçük bir azınlıktır. Milli Görüş sabırla ve azimle bu engeli de mutlaka aşacak imana ve azme sahiptir.