Son Güncelleme: 4 Kasım 2014 09:06

Türk Eğitim-Sen Çorum Şube Başkanı Selim Aydın, yönetici atama sisteminin iflas ettiğini belirterek, eğitimciler nazarında böylesine usulsüz yapılan yönetici atamalarının hiçbir geçerliliğinin olmadığını söyledi.
Aydın, “Artık tuz kokmuş, adalet ölmüştür. Bu süreçte kimlerin etkin rol oynadığı, kimlerin tetikçilik yaptığı gün yüzüne çıkmıştır. Yandaş operasyonu için düğmeye basanlar, operasyonu yönetenler, operasyonun birer piyonu haline gelenler hiçbir şeyden korkmuyorsa, Allah’tan korkmalıdır” dedi.
Aydın, Eğitim Bir-Sen Başkanı Tahir Eşkil’i eleştirerek, Eşkil’in kongrelerinde tüm bu yaşanan kıyım sürecini ve iddialarını bizzat teyit eden bir konuşma yaptığını ifade ederek, Eşkil’in açıklamalarından sonra Milli Eğitim Müdürü Seyit Ali Büyük’ten de bir açıklama beklediklerini vurguladı.
Selim Aydın, Milli Eğitim Müdürü Seyit Ali Büyük’e sorular yönelterek, bu sora cevap beklediklerini bildirdi.
“Malumunuz olduğu üzere geçtiğimiz günlerde yaptığımız basın açıklamasında ilk defa veya yeniden yöneticilik görevlendirme mülakat sınavlarının meşru zeminde yapılmadığını, kayıt altına alınmadığını, sonuçların da kabul edilebilir olmadığını kamuoyu ile paylaşmıştık.
Çünkü daha önce yani Ek 1 değerlendirme sürecinde de kıyımların yaşandığını, yöneticilerimizin bilgi ve birikimlerine göre değil, sendikal duruşlarına göre değerlendirildiğine hep birlikte şahit olmuştuk. En son yapılan mülakatlarda da aynı oyunu izledik. Yapılan kıyıma şahit olduk. Buradaki sonuçlarda da %75 oranında Eğitim Bir-Sen üyelerine 80 ve üzeri puanlar verilmiş, %10 Türk Eğitim-Sen , %15 ise diğer sendikalar ve sendikası olmayan kişilere ise 70-75 Aralığında puanlar verilerek belli bir sendika üyelerine pozitif ayrımcılık yapılmıştır.
Tüm bu yaşanan kıyım sürecini, iddialarımızı bizzat Eğitim Bir-Sen Başkanı Tahir Eşkil kongrelerinde yapmış olduğu açıklama ile teyit etmiştir. Sendikalarının hedeflerini anlatırken, Ne diyor bu zat: “Okul yönetici atamalarında etkin rol oynayarak, kendi üyelerimizin atamasını sağladık.”
Birilerini kayırmanın ancak başkalarına haksızlık yapmaktan geçtiğini de başkana hatırlatmak istiyorum. Bu etkin rolünüzün nasıl gerçekleştiğini, tüm illerde olduğu gibi Çorum’da çok iyi biliyor. Ama tüm bunlardan öte bu açıklamayı Eğitim Bir -Sen kongresine katılan iki tane şube müdürünün, aynı zamanda komisyon üyesinin gözünün içine baka baka söylüyor.
Bir yönüyle hem teşekkür ediyor. Soruyorum o şube müdürlerine hiç mi yüzünüz kızarmadı bu ifadeleri duyarken? Hiç mi rahatsız olmadınız?
Tahir Eşkil’in açıklamalarından sonra Milli Eğitim Müdürü Sayın Seyit Ali Büyükten de bir açıklama bekliyoruz: Size bağlı bu şube müdürlerinizin bu ifadeleri dinlemelerinden rahatsızlık duymadınız mı? Bu sendika yönetici atama sürecinde nasıl etkin bir rol üstlenmiştir? Birilerinin etkinliklerini deklare etmesinden sonra; Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine ilişkin yönetmelik çerçevesinde eğitim kurumlarımıza müdür olarak görevlendirilecek yöneticiler için müdürlüğünüz toplantı salonunda yapılan sözlü sınavda, mülakata alınan yönetici adaylarının sınavlarını yaparken ve sonrasında komisyon tarafından yapılan değerlendirmelerin doğruluk-dürüstlük-hak-hakkaniyet-adalet-liyakat ölçülerini gözeterek yapıldığını söyleyebilecek misiniz? Hiçbir şekilde hiçbir kimseye imtiyaz tanınmadığını, torpil yapılmadığını, birilerinin ya da bir grubun komisyon üyelerine liste hazırlatmadığını mı düşünüyorsunuz?
Şayet bu düşüncedeyseniz çıkan sonuçları ve etkin rol oynayan bu şahsın ifadelerini nereye koyacaksınız? Bir önceki müdürlük değerlendirmelerinde müdürlük unvanını taşıyamadığı gerekçesiyle verilen notla 75 puan barajı altında bırakılan kişiler, 2014 Yılı Müdürlüğe İlk Defa Ve Yeniden Görevlendirmeye İlişkin Sözlü Sınavda, aradan geçen 50 gün içinde nasıl bir gelişme gösterdiler de barajın üstünde kaldılar? Komisyona bu durumu sordunuz mu? Milli Eğitim şube müdürü atamalarını Danıştay iptal etmiştir. Danıştay kararı ile atamaları usulsüz olan şube müdürlerinin yaptığı mülakatlar sizce hukuki midir?
Bu yapılanlar, sonuçlar ve açıklamalar bir kez daha gösteriyor ki, komisyon üyesi Milli Eğitim yetkililerin iradesi yok hükmündedir. Bunlara verilen vazife; biat kültüründen beslenenleri el üstünde tutmak; muhalif sesleri, iktidara yandaşlık yapmayanları ise susturmaya yöneliktir. Tiyatro böyle olunca etkin rol oynayanlar da, eğitimin her hücresine kendi adamlarını yerleştirmek için her türlü gayri ahlaki, hukuksuz, insanlık dışı usul ve yöntemi kullanmaktadır.
Son olarak Maide Suresi 8. Ayet i sizlerle paylaşmak istiyorum. “Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun. Bir topluma olan kininiz, sizi adaletsizliğe itmesin. Âdil olun. Bu, Allah’a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.”