Son Güncelleme: 10 Eylül 2015 09:25 Milliyetçi Hareket Partisi Çorum Milletvekili Adayı Hülya Diker, son günlerde terör olaylarıyla Türk milletinin birbirine düşürülmek istendiğini belirterek, “birliğimizi, bütünlüğümüzü muhafaza edelim. Fitneye, fesada fırsat vermeyelim” dedi…
MHP’nin televizyon kanalı Alptürk TV’nin sunucusu, Çorumlu hemşerimiz Hülya Diker, 1 Kasım’da yapılacak Milletvekili Genel Seçimleri öncesi MHP’den Milletvekili Aday Adayı oldu. Hülya Diker,parti binasında düzenlediği basın toplantısı ile birlikte adaylığını kamuoyu ile paylaştı. Basın toplantısına; MHP İl Başkan Yardımcısı Ali Fatih Göktuğ ile bazı partililer de katıldı. Göktuğ, MHP Milletvekili Aday Adayı Hülya Diker’i tebrik ederek, bu yolda kendisine başarılar diledi.
Türkiye’nin sıkıntılı bir süreçten geçtiğini anlatan Hülya Diker, Yaşanan terör olayları ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Diker, basın açıklamasında şunları kaydetti, “Ülke olarak acımız tarifi mümkün olamayacak derecede büyük. AKP hükümetinin Oslo rezaleti ile başlayan sözde barış sürecinin acı diyetini, ülke sınırlarını korumakla görevli Türk askeri ve polisi ödüyor.
Eli kanlı terör örgütü PKK ile yaşanan çatışmada yitirdiğimiz ve henüz net sayısını bilmediğimiz, şehitlik mertebesine yükselen kahraman Türk Askerlerimize ve polislerimize Allahtan rahmet diliyoruz. Ailesinin ve Yüce Türk Milletinin başı sağolsun. 2002 Yılında bitirilme noktasına getirilmiş PKK terör örgütünü Habur, Oslo, çözüm süreci ve Dolmabahçe mutabakatı gibi zırvalarla, PKK’ya zaman ve lojistik destek sağlayarak besleyip, bugünlere getiren ileri demokrasi havarileri, Askeri kışlaya, polisi karakola hapsederek terör örgütüne alan ve saha hakimiyeti sunmuştur.
Kelimelerin manasını yitirdiği bu kara Eylül’de, arkaya arkaya gelen şehit haberleriyle yürekler yangın yerine döndü. Dile kolay 40 günde 100’lerce şehit var. Yetim kalan yavrular, eşler, analar ve babalar var. Bu kadarı yeter mi dersiniz? hayır yetmez, “Şehit babasının karakter sorunu var”, “Bir parti 400 vekil alsaydı farklı olurdu” diyecek kadar karakter ve vicdan sorunu olanlar var. “PKK çözüm sürecinde yığınak yaptı, ses çıkarmadık, askere ve emniyete operasyon izni vermedik” diyerek suçlarını itiraf edenler var. Bu itiraflar yapılırken aslında PKK’yı destekleyen HDP’den bir farklarının olmadığını açıklayanlar da var. Oslo’daki ihanet masasında PKK’lı katillere ” İstemediğiniz vali veya emniyet müdürü varsa söyleyin görevden alalım” sözünü verenler var. KCK’lı teröristleri bir bir serbest bırakırken terör uzmanı emniyetçileri tasfiye edip, hapse tıkanlar var. “100 silahlı terörist görseniz de müdahale etmeyeceksiniz” talimatıyla askerin elini kolunu bağlayanlar var. Peki bu kadarı yeterli mi? Elbette hayır, devamı var. Halkı, Alevi-Sünni, Türk-Kürt, diye ayrıştıranlar var. Kabataş’ta 70 milyonun gözünün içine baka baka yalan söyleyenler var. “Ey İsrail” diyerek İsrail’in yakıt ihtiyacının yüzde 70’ini Türkiye limanları üzerinden gönderenler var. Türkistan’ın mazlum ve mağdurlarını “terörist” ilan edenler var. “Komşularla Sıfır sorun” deyip Türkiye’yi bol sorunlu sıfır komşulu bir ülke haline getirenler var. Yargı kararlarını uygulamayarak, Anayasal düzeni ortadan kaldıranlar var. Suçüstü yapan hâkim, savcı ve polisleri tutuklatanlar var. Makam, menfaat uğruna veya korkudan susanlar var. Türkiye yangın yerine dönerken koltuk ve rant hesapları yapanlar var.
Son olarak, Türk’ün güvenliği için canını vatana feda eden Mehmetçiği gözden çıkarmış, Dağlıca’ya ölüme giden ve operasyon devam ederken, şehit çocuğunu yanına alarak, kan bulaşmış siyasetlerinden hiç utanmadan tirübin sevincini milyonlarla paylaşanlar var. 2002 yılında bitirilme noktasına getirilmiş PKK terör örgütünü Habur, Oslo, çözüm süreci ve Dolmabahçe mutabakatı gibi zırvalarla, terör örgütü PKK’ya zaman ve lojistik sağlayarak besleyip bugünlere getiren ileri demokrasi havarileri, askeri kışlaya, polisi karakola hapsederek terör örgütüne alan ve saha hakimiyeti sunmuştur. Bilinmelidir ki Türkiye cumhuriyeti laik, sosyal ve hukuk devletidir ve ulus devlet olan Türkiye Cumhuriyeti’nde kimse tek adamlığı oynayamaz, MHP buna izin vermez. İhanetin en büyüğü olan Büyük Ortadoğu projesi için kefenini giyenler, 17-25 in hesabını elbet bir gün yargı önünde verecektir, Bu da MHP iktidarında olacaktır. Buradan Türk ulusuna seslenmek istiyorum. Ülkem planlı olarak bir kaos bir iç savaş ortamına sürüklenmek istenmekte, sakin ol Türkiyem. İç savaş çıkarmak isteyen fitnelere ve şer odaklarına fırsat verme.” dedi.