ÇORUM TİME

USLU, ÇALIŞMA YASALARI DEĞİŞEBİLİR

USLU, ÇALIŞMA YASALARI DEĞİŞEBİLİR
Çorum Time Haber Hattı 333 01 20( [email protected] )
16 Eylül 2014 - 14:01

Son Güncelleme: 16 Eylül 2014 14:01 AW191882Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Salim Uslu son günlerde yaşanan işçi kazaları, alınan ve alınması gereken tedbirlerle ilgili TVNET haber bülteninde değerlendirmelerde bulundu.
Uslu, “çalışma yaşamı çok dinamik bir süreç, bu dinamik sürece uyum sağlamak üzere yasaların zaman zaman değiştirilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Gelişen teknoloji ve duyulan ihtiyaçlar dikkate alınarak Çalışma yasaları değişebilir.
Genel prensipler değişmez hukuk devleti, sosyal devlet konusunda çalışma, hak ve özgürleri konusunda genel prensipler değişmez. Çünkü burada referans uluslararası sözleşmelerdir. Daha çokta ILO konversiyonlarıdır. Benim kanaatim Çalışma hayatı kayıt altına alınmalıdır. Genel olarak çalışma yaşamının iyileştirilmesi, İş Sağlığı Güvenliğinin korunması, İşçi Hak ve Özgürlüklerinin genişletilmesi konusunda hükümetimizin öteden beri olumlu bir yaklaşımı var.
Bu yaklaşım devam edecektir ve etmelidir de. Çağdaş – Modern Türkiye açısından son derece gereklidir. Burada bir anımı paylaşmak istiyorum. 80’li yıllarda (Dönemin Türk Tabipleri Birliği Başkanı)rahmetli Nusret Fişek bir sempozyum sırasında ‘Bundan Yüzyıllar sonra antropologlar incelediklerinde bizim atalarımız İşçi Sağlığı, İş Güvenliği sorununu nasılda güzel çözmüşler.
Nasılda başarılı çözmüşler diye düşünürler” demişti. Elbette yenilenmesi gereken hususlarla olmakla beraber zengin bir mevzuatımız var. Bu mevzuata uyum sağlamak ve uygulama konusunda çıkan sorunlar var. Ben inanıyorum ki, kamunun denetim zaafları, özel kuruluşların, işveren örgütlerinin, işverenlerin sosyal kabul sorunlarından kaynaklanmakta ya da meslek örgütleri bu konuda öz denetim görevlerini yerine getirmemektedirler. Söz gelimi meslekten ihraca, uzaklaştırmaya kadar varan bir kısım caydırıcı tedbirler almaları gerekiyor.
Bunları almak yerine sadece ve sadece sorunun her çözümünü hükümetten beklemek, hükümet karşıtı bir pozisyon üretmek kolaycılığından vazgeçilmesi gerekiyor. Bugüne kadar Avrupa’da uygulandığı gibi bir İşkolu sözleşmesinin Türkiye’de uygulanmamış olması çok büyük eksiklik olarak değerlendiriyorum.
Fransa’da sendikalı işçi %10’dur. Toplu İş Sözleşmesinden yararlanma oranı ise %95’tir. Oysa Türkiye’de sendikalı işçi sayısı da Toplu Sözleşme oranı da %10’dur. Toplu sözleşme demek sadece ücret zamları demek değildir. Çalışma yaşamının, çalışma hayatına ilişkin düzenlemelerin ayrıntılı bir biçimde sektörlerin özellikleri hatta işletmeler dikkate alınarak bir sözleşme metninde yer almasını sağlamak, düzen kurmak demektir. Bu düzen kamu düzenidir ve devletle, hükümetle çok yakından ilgilidir. Kamu düzeninin sağlanması için Toplu Sözleşme de İşkolu Sözleşmesi Düzeninin getirilmesi gerekir” dedi.
Sektörün genel olarak uyması gereken kuralların belirleneceği bir İşkolu Sözleşmesine şiddetle ihtiyaç olduğunu belirten Uslu, “Son 14 yıldır Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanları döneminde İşçi – İşveren Sendikaları olarak bilim adamlarına hazırlattığımız raporlar orta yerde durmaktadır. Ne yazık ki bugün bazı İşçi-İşveren Konfederasyonları birlikte İşkolu Sözleşmesine karşı çıkmaktadırlar. Başka karşı çıktıkları hususta işyeri işçi temsilciliğidir. Örgütsüz işyerlerinde işçi temsilciliğinin oluşması mevzuatın uygulanmasını “takip, denetim” bakımından daha olumlu sonuçlar verebilir. Bütün bu yanlışları, retleri görmezden gelerek sadece devleti ve hükümeti suçlayan bir yaklaşım içerisine girersek yanlış olur. En son yaşanan olay sonrasında Müteahhitler Birliği, Yapı Denetim Kurumları, İnşaat Mühendisleri Odası, Makine Mühendisleri Odası üyeleri ile ilgili ne tür bir işlem yaptı doğrusu bunu merak ediyorum. Bu kuruluşlarında önlem alma mecburiyetleri var. Şunu hiç unutmamalıyız “Önlem almak sonradan telafi etmekten daha ucuz ve kolaydır” dedi.

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

ÇORUM'UN EN BÜYÜK HABER SİTESİ