Son Güncelleme: 27 Ağustos 2015 09:34 Türk Eğitim Sen Çorum Şubesi, yargı kararını uygulamadıkları iddiasıyla Çorum Valisi Ahmet Kara ile Milli Eğitim Müdürü Seyit Ali Büyük hakkında ‘görevi kötüye kullanma’ suçlamasıyla Çorum Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundular.
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı eğitim kurumlarının idarecilerin görevlendirilmesine dair yönetmeliğin bazı maddelerinin iptali talebiyle açılan davada, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, eksik düzenleme yönünden itirazın kabulüne karar vermişti.
Ancak Türk Eğitim-Sen’in iddiasına göre, yargı kararına rağmen görevden alınan kurum müdürleri ve müdür yardımcılarına hakları iade edilmedi.
Türk Eğitim Sen Çorum Şubesi, bu sebeple Vali Ahmet Kara ile Milli Eğitim Müdürü Seyit Ali Büyük hakkında suç duyurusunda bulundu.
Çorum Adliyesi’ne yapılan suç duyurusuna MHP İl ve İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri, Ülkü Ocakları İl Başkanı Ahmet Hattap İmal, Kamu Sen’e bağlı bazı sendika başkanları ve üyeleri katıldı.
10 Haziran 2014 tarihinde resmi gazetede yayınlanan yönetmelik gereği 4 yılını dolduran eğitim yöneticilerinin görevlerine son verildiğini hatırlatan Aydın, “Siyasi iktidara biat etmeyen binlerce okul müdürü ve yardımcıları kıyıma uğradı. O süreçte Türk Eğitim –Sen gerek genel merkez olarak gerekse de şubeler bazında eğitim yöneticilerinin yanında olmuş, hukuk mücadelesini başlatmış ve bu noktadaki kararlılığını da ortaya koymuştur. Türk Eğitim-Sen bu zulme sessiz kalmamış, Yüce Türk Mahkemelerinin adaletine güvenerek, zulme uğrayan, tasfiye edilen idarecilerimizin yanında yer almıştır.” dedi.
Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi’nce 10 Haziran 2014 tarihinde yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı eğitim kurumları yöneticilerinin görevlendirilmesine ilişkin yönetmeliğin bazı maddelerinin iptali istemiyle dava açıldığını dile getiren Aydın, şöyle dedi:
“Açılan dava neticesinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu vermiş olduğu kararla haklılığımızı tescillemiş ve yürütme durdurulmuştur. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun, 18 Şubat 2015 tarihli kararı ile müdürlerin görevlendirmesinde, okul müdürleri ile 6 ay çalışmayan şube müdürlerinin ve ilçe milli eğitim müdürlerinin verdiği puanları iptal etmiştir.
Dava konusu düzenleme, müdür başyardımcılığına ve müdür yardımcılığı görevlendirmelerinde hiçbir objektif kıstas öngörülmemesi, hiçbir değerlendirme kriterine yer vermeyerek hukuka uygunluk denetiminin etkinligini daraltması, kariyer ve liyakat ilkelerini gözetmeyerek kamu personeli açısından güvencesiz bir ortam yaratması, ayrıca adayların görevlendirmelerden haberdar olmasını sağlayacak duyuruya yer vermeyerek genis katılımı ve fırsat esitligini ortadan kaldırması nedenleriyle hukuka uygun bulunmamıştır.
Konuya ilişkin MEB Hukuk Müşavirliğinin görüşü de ortadayken, muhataplar ilgili makamlara başvurmuş lakin olumlu bir yanıt alamamışlardır. Şube olarak girişimlerimiz sonuç vermemiş, Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi tarafından tüm valilikler uyarılmasına rağmen yargı kararlarının davalı idareye tebliğ edildiği tarihten itibaren 30 gün içerisinde uygulanma zorunluluğu olmasına rağmen ve hukuka aykırılığı yargı kararlarıyla da sabit olan görevden alma işlemlerinin iptali ile mağdur edilen tüm eğitim kurumu müdürü, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcılarının haklarının iade edilmeleri hususunda herhangi bir işlem yapılmamıştır.
Bu durum hukuken ayrı bir suç teşkil etmektedir. Zira mahkeme kararları hiçbir surette değiştirilemez ve bunların yerine getirilmesi geciktirilemez.
Mahkeme kararlarının yerine getirilmemesi, bir hukuk devletinde kanuna aykırı davranıştan daha ağır bir kusur kabul edilmektedir. Bugün bu kararları uygulamayan idari görevliler hakkında suç duyuruları yapmak üzere buradayız. Hukuk devletlerinde, hukuka saygılı olunur. Devleti temsil eden makamlar vatandaşına güven verir, hukuk neyi emrediyorsa gereğini yapar.Buradan tekrar sayın Valimize ve Milli Eğitim Müdürümüze sesleniyoruz; lütfen herkesin valisi, herkesin Milli Eğitim Müdürü olunuz. Yaptığınız uygulamalarla anılacağınızı unutmayın diyoruz.
Amacımız ve mücadelemiz ülkemizde mahkeme kararlarının uygulanarak hukukun üstünlüğünün sağlanmasıdır. Hukukun hiçe sayıldığı bir ortamda sürekli bir kaos oluşacaktır. Biz adalet istiyoruz. Adaletin kararlarının Milli Eğitim Bakanlığı ve Çorum Valiliği tarafından uygulanarak mağduriyetlere son verilmesini istiyoruz
İdari yargı kararlarının gereği gibi uygulanmaması, TCK 257 uyarınca “Görevi kötüye kullanma” kısmına girmektedir. Bu minvalde birazdan Çorum Valisi ile İl Milli Eğitim Müdürü hakkında suç duyurularımız yapılacaktır. İdari mahkeme kararlarını kasten yerine getirmeyen kamu görevlileri, bu durumdan kişisel olarak sorumludurlar. Yargı kararlarını uygulamamak kişisel kusur sayıldığından tazminat davası adli yargı mercilerinde açılacak ve haksız fiil kuralları esas alınacaktır.”
Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.